Bundan sonra yapılacak tek iş yüzdelerde anlaşmak ve laiklik ve Müslümanlığı reddetmeyen bir toplum yani Türklam adı altında yaşamaya alışmak ve bunun yollarını bir arada bulmaktır.
Sanıyorum bu blogda tam 76 makale yazdım ve hep Türklam isminden söz ettim ama ne olduğunu bir türlü anlatmadım. Ayrıca gelecek 77. Makalede de Türklam’dan söz edeceğim ama özelliklerine hemen sonra geçeceğim.
Türklam eğer tamamen laiklik olsaydı laikliği anlatırdım.
Türklam eğer tamamen İslamiyet olsaydı onu anlatırdım.
Demek ki ikisinden de parçalar alan farklı bir Yaşam Felsefesidir Türklam.
Felsefeden doğan Türklam Yaşam Biçimi de vardır.
Yani Türklam laiklik ve İslamiyet’ten birazcıcık farklıdır ve farklarını ve birleştikleri noktaları iki makale sonra sunmaya başlayacağım.
Umarım sunduklarım hoşunuza gider, yaşamda kişisel mutluluk ve ülke birliği için aradıklarınızı bu felsefe ve biçimde bulur ve ben Türklam’ım dersiniz.
Yalnız lütfen Türklam olunca kendinizi Roma İmparatorluğunun başlangıcındaki Hristiyanlar gibi hissetmeyin. Kimse bizleri aslanlara yem etmeyecek. Çünkü bizler insanız.
Korkmayınız.