RUHUN TESLİM ALINMASI

R

İnsanın ruhu anadilidir.

Anadilini teslim eden ruhunu teslim etmiştir.

Anadilimiz ile konuşur, anadilimiz ile rüya görür, ana dilimiz ile anlaşırız. Anadilimiz ile şarkılar söyler, birliğimizi ve ruhumuzu birleştiririz. Sevdamızı, bilimimizi,  anadilimiz ile paylaşırız.

Anadilimiz ruhumuzdur.

Ruhumuz birdir bizim ve birbirimizi başka hiçbir dillinin anlamadığı denli net, içten, sevgi dolu bir anlayışla anlarız.

İki türlü emperyalizm vardır: Batı emperyalizmi ve Arap emperyalizmi.

1.Batı emperyalistleri insanların topraklarını istila eder. Onların toprak ve yeraltı zenginliklerini alır, yerlileri ikinci sınıf vatandaş ve köle ( kul ) görür, kendilerini zenginleştirirken onları sömürürler. Dillerini ikinci dil olarak öğretirler.

Bu türe ben toprak ve yeraltı zenginliği sömürgeciliği diyorum. Evlerine dönerlerken dillerini miras bırakırlar. Yerlilerin artık fakirleşmiş yer altı zenginlikleri ve rehin verdikleri ruhları vardır. Miras aldıkları dilden kurtulmadan kişiliklerini asla bulamayacaklardır. Türklam’ı öğrenebilirlerse belki kurtulabilirler.

2.Arap emperyalizminde istila edilen insanların toprakları değil ruhlarıdır. Arap toprağınızı almaz görünür. Ne var ki anadilinizi sizden alır ve yerine Arapçayı verir. Toprak sizin gibidir ama ruhunuz esirdir artık. Ruhunu yani dilini Araplara veren kişi artık kuldur.  

Kul köle, esir, kalebent demektir.

Kulun hiçbir söz ve davranış hakkı yoktur.

Köle efendisinin emrini yerine getiren bir zombidir. Canlı görünen bir ölüdür zombi.

Büyük Aldanış ile dilini bir kere Arapçaya çevirince ruhu Arap olur. Artık toprak da yer altı zenginlikleri de Arabındır;  insanlar da.

Ben bu türe ruh sömürgeciliği diyorum.

Böylece Büyük Aldanış, Büyük Kandırış, Büyük Kanış nedir anladınız sanırım. Sindirilmesi zor olaylar bunlar.

Uyanık insanın midesine de beynine de taş gibi oturuyorlar. Sadece tamamen laikleşmiş kişiler uyutulmazlar. 

Celladını kurtarıcı gören insan din inancıyla önce uyutulur sonra uyuşturulur. Aldatıldığının farkına varmadan anestezi esnasında ruhu çalınır da uyandığında farkına varmaz. Celladının yardımcısı göreviyle yeni yaşamına başlar. Uyanıkların celladı olur.

Kurtulmanın tek yolu uyanıkken Türklam’ı okumak, öğrenmek ve uygulamaktır. Ruhunu satanlardan Türklam’ı seçmeleri beklenmez; kul köledir, köle celladının dediğini yapacaktır.

About the author

Dr. Erdem Alptuna

Erdem Alptuna tıp doktoru ve üniversite doçentidir.
Dr. Alptuna, Atatürk Devrimlerine uyum sağlayarak yaşayan insanların Yaşam Biçimine ve Felsefesini inceledi ve ortaya başka bir yaşam biçimi çıktığını kavradı. Bu yeni yaşam biçimine Türklam adını yakıştırdı. Ayrıca bugüne ve dünyaya daha iyi uyum sağlayacak birkaç yeni kural daha getirdi.
Dr. Erdem Alptuna bu blog’da, bu makaleler ile Türklam Yaşam Felsefesinin kurallarını anlatıyor. Cumhuriyetin kaya gibi sağlam yaşaması için Türk, Türkçe ve Türklam’a gereksinim vardır diyor. Türklam bir din değildir. Ama benzer bir Yaşam Felsefesi ve bu felsefeden doğan bir Yaşam Biçimidir. Dr. Alptuna herkesi makaleleri sürekli okuyarak Türklam’ı öğrenmeye davet eder. Beğenenlerin de kendilerini Türklam’ım adıyla tanımlamasını önerir.
Türkiye, Türk, Türkçe ve Türklam Dr. Alptuna’ya göre Atatürk Devrimlerinin doğal sonucu, Türk Devrimlerinin en son halidir.

Add Comment

Dr. Erdem Alptuna

Erdem Alptuna tıp doktoru ve üniversite doçentidir.
Dr. Alptuna, Atatürk Devrimlerine uyum sağlayarak yaşayan insanların Yaşam Biçimine ve Felsefesini inceledi ve ortaya başka bir yaşam biçimi çıktığını kavradı. Bu yeni yaşam biçimine Türklam adını yakıştırdı. Ayrıca bugüne ve dünyaya daha iyi uyum sağlayacak birkaç yeni kural daha getirdi.
Dr. Erdem Alptuna bu blog’da, bu makaleler ile Türklam Yaşam Felsefesinin kurallarını anlatıyor. Cumhuriyetin kaya gibi sağlam yaşaması için Türk, Türkçe ve Türklam’a gereksinim vardır diyor. Türklam bir din değildir. Ama benzer bir Yaşam Felsefesi ve bu felsefeden doğan bir Yaşam Biçimidir. Dr. Alptuna herkesi makaleleri sürekli okuyarak Türklam’ı öğrenmeye davet eder. Beğenenlerin de kendilerini Türklam’ım adıyla tanımlamasını önerir.
Türkiye, Türk, Türkçe ve Türklam Dr. Alptuna’ya göre Atatürk Devrimlerinin doğal sonucu, Türk Devrimlerinin en son halidir.