İLERİDE NE OLACAK

İ

Anlaşacağız, başka ne olacak!

O kadar çok ortak noktamız var ki! Hepimiz Türk’üz, hepimiz Türkçe konuşuyoruz ve hepimiz bu topraklardan karın doyuruyoruz. Az birliktelik mi bunlar?

Türkiye’deki insanların Türklük ile Araplık arasında tercih yapacakları bir süreç yaşıyoruz.  

Türklam’ı seçerler ise hem Türk kalacaklardır hem de ismen de olsa Müslüman ama Arap olmayacaklardır ve Arapça konuşmayacaklardır.

Türklam’ı reddederlerse Arap olacaklardır ve Arapça konuşacaklardır; İslam Dininin Araplaştırdığı 23 millet gibi.

Araplaşma gökten bir anda inmez. Zamana yayılır. Bu nedenle gülüp geçmeyiniz. Etrafınıza bakınız. Onlarca Arapça konuşan ulus nasıl ortaya çıktı dersiniz?

Artık karar sizlerindir sevgili yurttaşlarım.

Bugün için, anladığım kadar ile laik Müslümanlar da Müslüman Müslümanlar da birbirlerinden bir takım isteklerde bulunuyor.

Laikler, Müslümanlardan daha laik olmalarını bekliyor.

Onur ve utanma gibi, insanlık ailesinin evrensel değerleri gibi, yalan söylemenin ve insan öldürmenin kötü bir şey olduğunu kabullenmeleri gibi, hırsızlığın kötü olduğunu görmeleri gibi,  kavramları Müslüman kardeşlerin kabullenmesini arzuluyorlar. Çocuklara cinsel saldırı gibi, kadınları aşağılamak gibi olayların Müslümanlar tarafından da kötü görülmesini arzuluyorlar.

Müslümanlar da laiklerden daha fazla Müslüman olmalarını bekliyor.

Ben de diyorum ki biraz ondan biraz bundan alalım, zaten almışız da. Yüzdeleri ben anlatayım. Türklam olalım, olsun bitsin. Tamam mı?

Sonuçta, Türklam olduktan sonra, aradan 30-40 sene geçince, bakacaklar ki hepsi zaten kardeş. Birbiriyle evlenmişler. Sonunda, “ Bu yurttaşlar laik de olsa Müslüman da olsa bana Rus’tan, Amerikalıdan, Çinliden daha yakın değil mi, onu daha fazla sevmem gerekmez mi, “ demeyecekler mi?

Dış düşmana karşı beraber savaşmayacaklar mı?

Sonunda birlik ve beraberlik olacak.

İşte,  o zaman toplumsal huzur Türklam sayesinde gelişecek ve daha mutlu bir ülke olacağız.

About the author

Dr. Erdem Alptuna

Erdem Alptuna tıp doktoru ve üniversite doçentidir.
Dr. Alptuna, Atatürk Devrimlerine uyum sağlayarak yaşayan insanların Yaşam Biçimine ve Felsefesini inceledi ve ortaya başka bir yaşam biçimi çıktığını kavradı. Bu yeni yaşam biçimine Türklam adını yakıştırdı. Ayrıca bugüne ve dünyaya daha iyi uyum sağlayacak birkaç yeni kural daha getirdi.
Dr. Erdem Alptuna bu blog’da, bu makaleler ile Türklam Yaşam Felsefesinin kurallarını anlatıyor. Cumhuriyetin kaya gibi sağlam yaşaması için Türk, Türkçe ve Türklam’a gereksinim vardır diyor. Türklam bir din değildir. Ama benzer bir Yaşam Felsefesi ve bu felsefeden doğan bir Yaşam Biçimidir. Dr. Alptuna herkesi makaleleri sürekli okuyarak Türklam’ı öğrenmeye davet eder. Beğenenlerin de kendilerini Türklam’ım adıyla tanımlamasını önerir.
Türkiye, Türk, Türkçe ve Türklam Dr. Alptuna’ya göre Atatürk Devrimlerinin doğal sonucu, Türk Devrimlerinin en son halidir.

Add Comment

Dr. Erdem Alptuna

Erdem Alptuna tıp doktoru ve üniversite doçentidir.
Dr. Alptuna, Atatürk Devrimlerine uyum sağlayarak yaşayan insanların Yaşam Biçimine ve Felsefesini inceledi ve ortaya başka bir yaşam biçimi çıktığını kavradı. Bu yeni yaşam biçimine Türklam adını yakıştırdı. Ayrıca bugüne ve dünyaya daha iyi uyum sağlayacak birkaç yeni kural daha getirdi.
Dr. Erdem Alptuna bu blog’da, bu makaleler ile Türklam Yaşam Felsefesinin kurallarını anlatıyor. Cumhuriyetin kaya gibi sağlam yaşaması için Türk, Türkçe ve Türklam’a gereksinim vardır diyor. Türklam bir din değildir. Ama benzer bir Yaşam Felsefesi ve bu felsefeden doğan bir Yaşam Biçimidir. Dr. Alptuna herkesi makaleleri sürekli okuyarak Türklam’ı öğrenmeye davet eder. Beğenenlerin de kendilerini Türklam’ım adıyla tanımlamasını önerir.
Türkiye, Türk, Türkçe ve Türklam Dr. Alptuna’ya göre Atatürk Devrimlerinin doğal sonucu, Türk Devrimlerinin en son halidir.