İşte bunlardan dolayıdır ki bence Atatürk de Türklama gitmekteydi. Zaman, zaman, zaman! Sabırlı Atatürk’ün bence en büyük arkadaşı zaman olmuş. Bu adam çok akıllı, çok temkinli, çok realist bir adam! Hiç hayalci değil. Ayakları devamlı yere basıyor. Zamana oynuyor. Zamana oynarken bir de mesaj vermiş, anlayana! .Ne demiş? “Beni görmek, beni tanımak demek, mutlaka benim yüzümü görmek değildir,” demiş. “Düşüncelerimi anlarsanız beni tanımış olursunuz,” demiş. Demiş de biz hangi düşüncesinden söz ettiğini anlayabilmiş miyiz? Bence zamana yayılan sır mesajı budur. Düşünceden bahsetmiş. Hangi düşünceden? Harf devrimi, kıyafet devrimi, gördüğünüz...
SÖYLEŞİ – DEVAM
Akıllılar doğumu görmüşler, reformları izlemişler, isim istiyorlar, isim de vermiyor. Neden? Çok mu ihtiyatlı? Ne bekliyor? İsim aranır, bulunurdu. Türkiye adı gibi! Türklam adı da bulunabilirdi veya benzeri. Durum için de yeni bir isim, tartışılır, bulunurdu. Bence Atatürk bunu istemiyor, çünkü bence, yine tekrar ediyorum, bence, Atatürk geçmişi eski hali ile istemiyor da ondan. Bu benim düşüncem, yineliyorum. Dinde reform yaptım deseydi, bu o kadar büyük bir tuzaktı ki, hemen anlamak olanaksız. Bu tuzağı çok çok iyi görmüş olmalı. Bu tuzaktan kaçmış. Bakınız reform adını taksa ne olacak! Bir kere, reform adını taksa, eski ile yeni...
YALNIZLIK
Türklamı kabul edenler! Yalnızlık korkulacak bir olgu gibi gelebilir. Çünkü eski grubunuz büyük olasılıkla sizden ayrılacaktır. Türklamı kabul edince eski inançların size armağan ettikleri yoklaştı; buhar oldu havaya karıştı; ama zaten gerçek değillerdi; inanınız. Yalnız kaldınız gibi gelecek. Ne var ki ayrılanlar sizi siz yapmıyordular ki! Yalan varlıklar, olmayan varlıklara inanmak mı daha doğru, yalnızlığınızı fark edip de anlayıp da durumu kabullenmek mi? Uzun yıllar birlikte yaşamış çiftler gördüm. Eşlerinden birinin ölmesi geride kalanı ürkütüyor. En büyük korkularını yalnız kalmak oluşturuyor. Böyle birisi ile...
SAF YOKLUK VAR OLABİLİR Mİ
Saf yokluk var olamaz. Baştan beri olmamıştır. Saf yokluk var olamaz ve hiç olmadı. En az varlık bile mutlak yokluğun var olmadığını gösterir. Gazın varlığı bile, yokluğun varlığı bile saf yokluğun var olmadığını gösterir. Toz zerresinin zerresi bile varlıktır. Başlangıçtan beri en azın en azı var idi, çünkü yok var olamaz. En azın biraz üzerindeki bir varlığın biçimlenmesi bile zaman alır ki zaman bile bir varlıktır, o da bir birimdir. Zamanın varlığı bile saf yokluğun var olmadığını gösterir. İçinizdeki yaratıcının biçimlendirilebilmesi varlığa gerek duyar. Düşünceleri harekete geçiremediğimiz sürece yokturlar. Eylem...
KENDİNİZİ DİZGİNLEYİN
Geçen makalenin sonunda, kolay gelsin, başlayın dendi. Ancak yaşamımız kendi elimizde artık diye de vurup kırmağa başlamayın lütfen. Ilımlılık kolay elde edilen ve çabuk gelen bir beceri değildir. Bu nedenle, kendinizi dizginleyin, aşağıda sayılanları akılda tutun ve uygulayın. Bunlarsız da Türklam olunmaz. Türklam bireyleri, yaptıklarınızdan ve başarılarınızdan gurur duyun ancak bu gururu başkalarını incitecek ve zarar verecek biçimde belli etmeyin, hissettirmeyin. Türklam bireyleri, açgözlü olmayın. Hepiniz ayni gemidesiniz, başkasından çaldıklarınız geminin fakirleşmesine yol açabilir. Gemi batarsa hepiniz batarsınız. Hırsızlık ve...
KORKU
Türklamı kabul edenler! O çizginin Türklam tarafına geçenler: Korkun! Korkun artık, korkun. “Türklamım artık,” dediğiniz andan itibaren, etrafta, sizi felaketlerden, yalandan ve dolandan kurtaracak yüce bir güç bulamayacaksınız. Ben hesabımı Allah’a veririm, öbür dünyada veririm diyemeyeceksiniz artık. Ne yapacaksınız şimdi? Korkacak mısınız? Evet. Alışıncaya kadar evet! O halde korkun artık, korkun. İlk kez, bu akşamı ve yarını yaşayın, bakalım ne olacak? Türklamı kabul ettiğiniz bu ilk akşam çok korkacaksınız, biliniz. Ne büyük azap! Ne büyük sıkıntı! Ne büyük korku bu! Şu koskocaman dünyada yapayalnız kaldınız. ...