BİR ULUS

B

Bir Ulus başlığı iki kısımda incelenecektir: Türklamda Bir Ulus ve Yeğenlerimiz.

Türklamda  “  Bir Ulus ”   Kavramı:

Tek Ulus da denebilir. Bir tek ulus da denebilir.

Türklam’a göre, sadece Türkiye Cumhuriyetinin yurttaşları Türk Ulus’unu oluştururlar.

Türklam’a göre,  Türk sözcüğünün ne olduğunu en iyi anlatabilen tek örnek sözcük “ Amerikalı’dır”  Nasıl, Amerika Birleşik Devletlerini oluşturan halk,  kökenleri ne olursa olsun, kendilerini Amerikalı adıyla tanımlamaktadır; Türklam’a göre, Türk sözcüğünün anlamı da Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan insanlar için, böylesine bir bağlamda kabul edilmelidir. Türkiye’nin özelliği bunu gerektirir.

Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan insanlar kökenleri ne olursa olsun; Türk veya Türkmen, Boşnak veya Çerkez, Kürt veya Laz, Sırp veya Arap, Arnavut veya Ermeni, Rum veya Suriyeli, Polonyalı veya Yahudi, Abaza veya Bulgar,  ne olursa olsunlar, ben Türküm diyebilmelidir.

“ Daha, “ diye üstelenilmesi durumunda, “Ben Boşnak Kökenli Türküm, Çerkez kökenli Türküm, Kürt kökenli Türküm, Arap kökenli Türküm, Polonya kökenli Türküm, “ denilebilmelidir.

Türkiye Cumhuriyetini oluşturan bu halkların tek gayesi, ortak bir uygarlık yaratmak olmalıdır. Bunun için seçilen bir sözcüktür Türk adı.

Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan kim,  ben saf Türküm deyip de üstünlük taslayabilir? Çorumlu mu? Hitit olmadığını nasıl kanıtlayacaktır? Antalyalı mı? Frig olmadığını nasıl kanıtlayacaktır? Nazillili mi? Gordion kökenli olmadığını nasıl kanıtlayacaktır? Türkmenler mi? Neden Türk değil de Türkmen? Selanikli mi? Arnavut kanı olmadığını nasıl kanıtlayacaktır?

Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunda onlarca etnik kökenli insanın gayreti ve kanı ve alın teri yok mudur? ( Lütfen, Sevgili Atatürk’ün “ Türk “ tanımını hatırlayın.)

 O halde Türkiye Cumhuriyeti için ortak bir ad olmalıdır Türk, hiç bir ırka üstünlük tanımayan, hepsi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan, hepsi cumhuriyetin yurttaşı olan…

Türklamda böylece gaye, insanları etnik kökene ayırarak ulusu bölmek yerine, bir çatı altında toplamak; kültürleri bölmek yerine, tek bir ekin altında birleştirmektir. Birlikten güç doğar. Birden fazla etnik köken zengin bir Türk kültürü oluşturacaktır. Birden çok etnik kökene bu biçimde yaklaşım, baskısızlık ve hoşgörü oluşturacaktır.

Etnik kökenini ret etmeyen bu insanlar kendi ekinlerini böylece Türk ekinin bir parçası olarak yaşatabileceklerdir. Giderek Türk kültürünü kendileri yaratıp kendilerini de ülkelerini de zenginleştireceklerdir.

Daha ileride sık olarak kullanılacak olan Türk sözcüğünü yukarıdaki içerik içinde değerlendirmenizi rica ederim.

Türklam’daki Türk’ün ne anlama geldiği yukarıda kısa ve kesin çizgilerle anlatılmış olup başka hiç bir anlama çekmeyiniz.

Bu bağlamda Atatürk’ün önerisi ne kadar derin anlam kazanır:

Ne mutlu Türküm diyene!

Öyle anlaşılıyor ki bundan böyle bir de arkadaş gerekecek yukarıdaki tümceye! Hoşgörünüze sığınıp, ekliyorum:

Ne mutlu Türklamım diyene!

About the author

Dr. Erdem Alptuna

Erdem Alptuna tıp doktoru ve üniversite doçentidir.
Dr. Alptuna, Atatürk Devrimlerine uyum sağlayarak yaşayan insanların Yaşam Biçimine ve Felsefesini inceledi ve ortaya başka bir yaşam biçimi çıktığını kavradı. Bu yeni yaşam biçimine Türklam adını yakıştırdı. Ayrıca bugüne ve dünyaya daha iyi uyum sağlayacak birkaç yeni kural daha getirdi.
Dr. Erdem Alptuna bu blog’da, bu makaleler ile Türklam Yaşam Felsefesinin kurallarını anlatıyor. Cumhuriyetin kaya gibi sağlam yaşaması için Türk, Türkçe ve Türklam’a gereksinim vardır diyor. Türklam bir din değildir. Ama benzer bir Yaşam Felsefesi ve bu felsefeden doğan bir Yaşam Biçimidir. Dr. Alptuna herkesi makaleleri sürekli okuyarak Türklam’ı öğrenmeye davet eder. Beğenenlerin de kendilerini Türklam’ım adıyla tanımlamasını önerir.
Türkiye, Türk, Türkçe ve Türklam Dr. Alptuna’ya göre Atatürk Devrimlerinin doğal sonucu, Türk Devrimlerinin en son halidir.

Add Comment

Dr. Erdem Alptuna

Erdem Alptuna tıp doktoru ve üniversite doçentidir.
Dr. Alptuna, Atatürk Devrimlerine uyum sağlayarak yaşayan insanların Yaşam Biçimine ve Felsefesini inceledi ve ortaya başka bir yaşam biçimi çıktığını kavradı. Bu yeni yaşam biçimine Türklam adını yakıştırdı. Ayrıca bugüne ve dünyaya daha iyi uyum sağlayacak birkaç yeni kural daha getirdi.
Dr. Erdem Alptuna bu blog’da, bu makaleler ile Türklam Yaşam Felsefesinin kurallarını anlatıyor. Cumhuriyetin kaya gibi sağlam yaşaması için Türk, Türkçe ve Türklam’a gereksinim vardır diyor. Türklam bir din değildir. Ama benzer bir Yaşam Felsefesi ve bu felsefeden doğan bir Yaşam Biçimidir. Dr. Alptuna herkesi makaleleri sürekli okuyarak Türklam’ı öğrenmeye davet eder. Beğenenlerin de kendilerini Türklam’ım adıyla tanımlamasını önerir.
Türkiye, Türk, Türkçe ve Türklam Dr. Alptuna’ya göre Atatürk Devrimlerinin doğal sonucu, Türk Devrimlerinin en son halidir.