Türklamda hesap sadece ve her zaman ulusa verilir, ulusun yasal temsilcisi olan organlarına, Sayıştay gibi, verilir. Her sorumlu, kuruşu kuruşuna hesap vermelidir. Hesap söz konusu ise sorumsuz kişi yaratılamaz. Eğer hesap veremezse en ağır hapis ile cezalandırılmalıdır çünkü hesabını veremediği zaman milletin parasını çalan hırsızdır.
Türkiye Büyük Millet Meclisinin büyük oturum salonunda ne yazar? Egemenlik kayıtsız şartsız kimindir? Ulusundur. O halde ulusa hesap vermekten kimse kaçamaz.
Egemenliğin kayıtsız şartsız ulusa ait olduğu Türklamda, hesap da, kitap da ulusa verilir, sadece ulusa. İşte bu nedenle suçun cezasını da ulus verir, başarının meyvesini de ulus yedirtir.
Hesap işi Türklamda işte böyledir.
Türklamda öbür dünya olmadığına göre, hesabı bu dünyada kesmenin önemi ortadadır.
Hesabımı öbür dünyada veririm diyen şarlatan hırsızlardan paranızı, sizi aptal yerine koyandan akıl sağlığınızı ve onurunuzu bu dünyada alın ve koruyun. Bu tür insanlara cezalar ağırlaştırılarak verilmeli ve af asla söz konusu olmamalıdır.